Hamilelik süresince uyku düzeninde, kalitesinde ya da süresinde farklılaşmalar olabilir. Anne adayının yaşadığı fiziksel, duygusal ve biyokimyasal farklılıklar (örneğin hormonlarındaki, özellikle seks hormonundaki değişiklikler) bu duruma neden olarak gösterilebilinir.
Fazla uyuma, yeni hamilelerin sık sık yaşadığı bir durum olabilir. Bu dönemde anne adayları yataktan çıkmak istemeyebilirler, gün içerisinde uyku bastırabilir ve kendilerini uykusuz hissedebilirler. Hamileliğin ilk aylarında hormonal değişimlerden kaynaklanan bu durum oldukça normaldir.
2002 yılında yapılan bir araştırmaya göre, yatakta geçirilen uzun saatlerin sonucunda, hamileliğin ilk 3 ayı diğer dönemler ile kıyaslandığında günde ortalama 42 dakika daha fazla uyunan bir dönem olarak gözlenmiştir.
Uzayan uyku saatleri, bazı durumlarda kalitesi düşmüş uykunun bir işareti olarak değerlendirilebilir. Hamileliğin ilk 3 ayını da böyle değerlendirmek zaman zaman mümkün olabilir.
Yapılan çalışmalar göstermiştir ki; ilk 3 aydaki uyku, hamileliğin diğer dönemlerindeki uyku ile karşılaştığında; (1) derin uykunun süresi ve (2) uykunun faydalılığı (sleep efficacy) belirgin olarak düşmüştür. Uykunun süresi artarken, kalitesi de ters orantılı şekilde düşmüştür.
Hamileliğin ilk 3 ayındaki uyku bozulmaları, genellikle yorgunluk, mide bulantısı ya da kusma gibi hamileliğin yarattığı fiziksel semptomlara bağlanabilir. Bu sebeple uzamış uyku süresinin dönemin normal bir özelliği olarak değerlendirilmesi, uykudaki değişikliklere hazırlıklı olunması ve uyku kalitesini artırmak için gürültü, koku ışık gibi faktörlerden uzaklaşılması anne adayının bu süreci uyku kalitesi açısından daha iyi geçirmesine yardımcı olabilir.
Referanslar: Sleep Disorders During Pregnancy / Pien, G. , Schwab, R. Biological Psychology / Kalat, J.
コメント